ÖZEL HABER: SENA GARGILI / STAJYER

Pandemi, depremler derken barınma krizinin en çok yaşandığı şehirlerin başında Antalya geliyor. Satılık ya da kiralık konut fark etmeksizin piyasada önlenemeyen bir yükseliş etkisini gittikçe hissettirirken en büyük mağduriyeti üniversite öğrencileri yaşamaya başladı. Üniversite hazırlık süreci, sınav stresi, yerleştirme sonuçlarının açıklanması zaten oldukça zorlu bir süreçken, öğrenciler bu kez de üniversiteyi kazandıkları şehirde barınamama tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Devlet yurtlarında ya da özel yurtlarda yer bulamayanlar tercih listesi heyecanından sonra bu kez emlakçıların listesinde öncelikli olabilmek için yarıştı. Öğrencilerin büyük çoğunluğu emlakçılara isim ve telefon bırakarak uygun ilan olduğunda kendilerine dönüş için sıraya girdi.

ANTALYA YÜKSELEN KİRALARDA ZİRVEDEKİ YERİNİ KORUYOR

Turizmin “başkenti” Antalya bu kez yükselen ev fiyatlarıyla gündeme geldi. Özellikle Akdeniz Üniversitesi çevresindeki dairelerin kiralarında artık sadece eğitim dönemi başında değil daimî bir yükseliş söz konusu. Öğrencilerin hala uygun ev bulabildiği tek mahalle olan Kültür Mahallesi’nde bile rakamlar 40 bin liraya kadar yükselebiliyor. Öğrenciler çözümü yakın arkadaşlarıyla birlikte ev kiralayıp, masrafları bölüşmekte buldu.

KİRACILAR DAYANIŞMA PLATFORMU: EĞİTİM HAKKI TEHLİKEDE

Barınma krizi günden güne derinleşirken, Antalya Kiracılar Dayanışma Platformu Başkanı Cengiz Kul, açıklamalarıyla sorunun büyüklüğüne dikkat çekti. Kul yaptığı açıklamada, “Yurtların ve dairelerin barınma kapasitesinde yetersiz kaldığını, öğrencilerin bin bir emekle yerleştikleri okullarından barınma sorunu nedeniyle vazgeçmek ve ailelerinin yanına geri dönmek zorunda kaldıklarını aktarırken, eğitim hakkının insan onuruna yakışır barınma koşullarıyla sağlanması gerektiğini” de belirtti.

HEYECAN YERİNİ HÜZNE BIRAKTI

Emlak Piyasasındaki krizi yakından gözlemleme şansı olan Antalya Kiracılar Dayanışma Platformu Başkanı Cengiz Kul açıklamalarında önemli bir noktaya daha dikkat çekti: “Gençlerimiz eğitim almak için geldikleri şehirlerde barınacak bir yer bulamıyor, bulsalar da ekonomik yükün altında eziliyorlar. Kazanma heyecanının yerini hüzün alıyor.” dedi.

BARINMA KRİZİ SINIFTA BIRAKTI

Akdeniz Üniversitesi öğrencisi M.E., Balıkesir’de yaşadığını, üniversiteyi geçen yıl kazandığını ancak yurt çıkmaması ve bütçesine uygun kiralık ev de bulamaması nedeniyle okula bir yıl sonra başlamak zorunda kaldığını anlatırken, ismini vermek istemeyen diğer bir öğrenci A.G. ise bu sorunu yaşayan öğrencilerin aslında ne kadar çaresiz olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

A.G. “Okulu kazandığımda dört hafta boyunca okul çevresinde bütçeme uygun bir ev aradım ancak bulamadım ve bu süreçte de devamsızlıktan kaldığım için ailemin yanına geri döndüm. Sonrasında bir arkadaşımla birlikte ev tuttuk” dedi.

AKADEMİSYENLER ÖĞRENCİLERİNİ KAYBETMEK İSTEMİYOR

Sorunun en yakın bir diğer tanığı olan akademisyenler öğrencilerini kaybetmek istemiyor. Kontenjanların düşürülmesiyle birlikte üniversitelerde niteliğin artmasından memnunlar ancak nitelikli öğrencilerin de böyle bir sorunla baş başa bırakılmasına da tepki gösteriyorlar. Akademisyenlerin büyük çoğunluğu ise bu sorunun toplumun sadece bir kesimini ilgilendirmediğini savunuyor ve bunu kamusal bir problem olarak görüp destek bekliyorlar.