Türkiye, işçilerin temel haklarının baskı altında olduğu, ekonomik ve siyasal krizin derinleştiği bir dönemden geçiyor. Grevler yasaklanıyor, sendikal faaliyetler engelleniyor. İşçiler sendikaya üye olduklarında “kod 22” ve “kod 46” gerekçeleriyle işten çıkarılarak hem sicilleri bozuluyor hem de işsizlik maaşından yararlanamıyor. Çalışma Bakanlığı ise bu hukuksuzluklara sessiz kalmakla eleştiriliyor.

GREVLER VE HAK ARAYIŞINA BASKI

ABD merkezli TPI Composites şirketinin İzmir’deki fabrikasında toplu sözleşme süreci tıkanınca Petrol-İş üyesi işçiler greve gitti. Ancak şirket, tüm mal varlığını devrederek fabrikayı kapattı ve işçilerin kıdem tazminatlarını ödemeden Türkiye’yi terk etti. Benzer bir durum Tokat’ta yaşandı; Şık Makas fabrikasında maaşlarını alamayan 2.000 işçiden 800’ü işten atıldı. İşçilerin eylemleri ise Tokat Valiliği tarafından yasaklandı.

DEVLETİN VE YEREL YÖNETİMLERİN TUTUMU

Tokat Valiliği, Şık Makas işçilerinin eylemine üç gün yasak getirirken, belediye gece yarısı işçilerin çadırlarını kaldırdı. İşçiler ise sendikaları BİR-TEK SEN öncülüğünde fabrika önünde direnişini sürdürüyor. İzmir Aliağa’daki Ravago fabrikasında da patron, toplu sözleşme sonrasında “üretim daralması” bahanesiyle 90 işçiyi işten çıkaracağını duyurdu. Bu durum işçi örgütlerinin tepkisini çekti.

EMEP’TEN HÜKÜMETE SERT ELEŞTİRİ

Emek Partisi (EMEP) Antalya İl Başkanı Feyyaz Balcı, yaptığı basın açıklamasında AKP-MHP hükümetinin işçi düşmanı politikalar izlediğini söyledi. Balcı, “Saray iktidarı patronlardan yana tavır alarak, işçilerin anayasal haklarını yok sayıyor” dedi. EMEP, TPI ve Şık Makas işçilerinin mücadelesinin, tüm emekçilerin onurlu duruşuna örnek olduğunu vurguladı.

TALEPLER NET VE KARARLI

EMEP, asgari ücretin bir kişi üzerinden değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşayabileceği düzeyde belirlenmesini talep ediyor. Ayrıca grev yasaklarının kaldırılması, sendika seçme özgürlüğünün güvence altına alınması ve iş güvencesinin sağlanması gerektiğini belirtiyor. “Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş” sloganıyla mücadele çağrısı yapıldı.