Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in gözaltına alındığı bilgisi kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Yönetim Kurulu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Adli süreçlerdeki eşitlik ilkesinin zedelenmesi, toplumun adalet duygusunu örselemekte ve kamusal tepkilere zemin hazırlamaktadır" ifadelerini kullandı.

Oda, demokrasilerde temel ilkenin, halk iradesinin özgür seçimlerle tecelli etmesi ve seçilmişlerin anayasa ve yasal çerçevede görevlerini yerine getirmesi olduğunu belirtti. Bu ilkenin sağlıklı işlemesinin, hukuk devleti anlayışına ve adalet mekanizmasına duyulan güvenle mümkün olduğu vurgulandı. Büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlarının gözaltına alınmasının, sadece kişiler özelinde değil, halkın oylarıyla göreve gelmiş seçilmiş yöneticilere yönelik olması nedeniyle demokratik düzen açısından yüksek hassasiyetle değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.

"SÜREÇ ŞEFFAF VE TARAFSIZ ŞEKİLDE İLERLEMELİ"

İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, açıklamasında hiç kimsenin hukukun üstünde olmadığını belirtti. Suç işlediği iddia edilen herkesin, yasal süreçler çerçevesinde ve adil yargılanma hakkı gözetilerek hesap vermesi gerektiği ifade edildi. Ancak bu süreçlerin, evrensel hukuk ilkelerine uygun, şeffaf ve tarafsız şekilde yürütülmesinin hayati öneme sahip olduğu kaydedildi. Aksi halde, hukuka olan güvenin zedelenmesinin, sadece bireyler için değil, toplumun devlete ve demokratik kurumlara olan inancını da derinden sarsacağı uyarısı yapıldı.

"CİDDİ SORU İŞARETLERİNE NEDEN OLUYOR"

Antalya İnşaat Mühendisleri Odası, hiçbir kişi, kurum ya da siyasi görüş ayrımı yapılmaksızın adalet mekanizmasının objektif ve güven verici bir şekilde işletilmesini savunduklarını açıkladı. Kamuoyuna yansıyan bilgiler ışığında, gözaltı kararlarının yalnızca belirli yerel yönetimlere yönelik uygulanmasının, adli süreçlerin tarafsızlığı ve güvenilirliği konusunda kamuoyu nezdinde ciddi soru işaretlerine neden olduğu belirtildi. Bu durumun, yalnızca ilgili belediyeler için değil, toplumun tüm kesimleri için adaletin erişilebilirliği açısından da kritik bir sorun teşkil ettiği ifade edildi.

"KAMUOYU YETERLİ ÖLÇÜDE BİLGİLENDİRİLMELİ"

Oda, yürütülen tüm soruşturmaların siyasi güdülerden uzak, yalnızca hukukun üstünlüğü prensibiyle yürütülmesini; seçilmiş kişilere yönelik işlemlerde demokratik meşruiyetin gözetilmesini ve kamuoyunun bilgilendirilmesini önemsediklerini bildirdi. Halkın iradesine saygı gösterilmesinin, demokrasinin sürekliliği ve toplumsal güven açısından vazgeçilmez olduğu vurgulandı. Bu nedenle tüm yargı süreçlerinin, şeffaf ve hesap verebilir bir çerçevede yürütülmesini; toplum vicdanını rahatlatacak açıklıkta ve adalette sonuçlandırılmasını talep edildi.