Okur Medya - Konyaaltı Belediyesi tarafından ödenmeyen maaşlardan dolayı Belediye-İş Sendikası belediye önünde açıklama yaptı. Belediye İş Sendikası Antalya Şube Başkanı Mehmet Mercan şunları söyledi: “Bugün bizleri burada bir araya getiren, öfkemizi, kızgınlığımızı bileyen, çocuğumuza ekmek, süt, harçlık götürememenin verdiği öfkedir. Bugün bizleri burada bir araya getiren, verilmiş sözümüze rağmen borcumuzu, harcımız ödeyemediğimiz için içine düştüğümüz çaresizliğin verdiği öfkedir. Bugün bizleri burada bir araya getiren, ücretlerimizi almadığımız için, bugünü, yarını nasıl geçireceğimizi, faturalarımızı nasıl ödeyeceğimizi bilememin verdiği çaresizliğin öfkesidir. Bugün bizleri bir araya getiren, hiçbir yasal dayanağı yokken işçi, memur ayrımı yaparak, işçiye ücretini ödemeyelim, memura ücretini vermeliyiz diyen ayrımcı anlayıştır. Bugün bizleri burada bir araya getiren, yağmur çamur, sıcak soğuk demeden, herkesin iğrenerek baktığı koşullarda çalışan emekçileri yok sayan anlayışlardır. Önce müteahhidin, onun, bunun, eşin, dostun alacağını değil, emekçinin alın terinin karşılığı olan ücreti ödeyeceksiniz. Ondan sonra emekten, emekçi sevgisinden bahsedeceksiniz.

Öfkeliyiz… Lafa gelince, emekten, emekçiden bahsedenlerin, icraata gelince biz emekçileri görmezden geldikleri, önceliği emekçilere vermedikleri için öfkeliyiz. Başkalarına öncelik verip, sıra biz emekçilere gelince ücretlerimizi bölük pörçük ödedikleri için öfkeliyiz. Hepiniz biliyorsunuz geçen ay da bu sıkıntıları yaşadık. Geçen ay ücretlerimiz bölük pörçük yattı. Ayın 15’inde 10.000 TL sonra 5000 TL sonra geri kalan kısmı 20 gün içerisinde yattı. Sendikamız bu sıkıntıların tekrarlanmaması için belediye yönetimiyle defalarca görüştü. Ancak ücret alamama sıkıntısını bu ay da yaşıyoruz.  Bu ay maaşların düzenli yatması için defalarca belediye yönetimiyle görüştük. Biz emekçiler olarak, Konyaaltı halkına hizmette aksama olmaması için bugüne kadar elimizden gelen yaptık. Ancak bizim gösterdiğimiz hassasiyeti, işveren göstermedi. Bir emekçinin huzur içinde çalışması için, akşam ne yiyeceğini, borcunu harcını düşünmemesi, alın terinin karşılığı olan ücretini alması gerekir. Aksi taktirde verimli bir şekilde çalışamaz.

Artık bıçak kemiğe dayandı.  Bizi düşünmeyenleri biz de düşünmeyiz. Başkaları seçim derdinde olabilir, ama biz geçim derdindeyiz. Hepimiz evimizi geçindiren analarız babalarız. Hepimizin borcu harcı var. Evi kira olan, ev taksiti olan, eşine dostuna borcu olan var. Biz anayız. Babayız.  Çocuğumuz harçlık istediğinde ona “evladım bu ay maaş vermediler sana harçlık yok” dedirtmek zorunda bırakmaya, bizleri çocuğumuz önünde küçük düşürmeye kimsenin hakkı yok.

Hiç kimsenin alacaklılarımıza karşı bizi yalancı çıkarmaya hakkı yok. Bizler emekçiyiz, emeğimiz karşılında alın terimizin karşılığında aldığımız ücretlerle geçiniyoruz.  Bu geçim derdinde bizlere alın terimizi ödemeyenler, sadece bizleri değil ailelerimizi de açlığa, huzursuzluğa mahkûm ediyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Biz belediyenin kasasını değil, alın terimizin karşılığı olan ücretlerimizi istiyoruz. Bizi açlığa mahkûm edenlerin akşam huzur içinde yatmasına izin vermeyeceğiz. Görmeyen gözler, duymayan kulaklar duyuncaya kadar, ücretlerimizi düzenli alıncaya kadar her gün bu kapının önünde olacağız. Birleşe Birleşe kazanacağız.”