Depreme dayanıklı yapılar üretmiyoruz

Antalya’da depreme dayanıklı yapıların çok az olduğunu söyleyen Akdoğan, “Müteahhit bir yapı denetim şirketiyle anlaşıyor, onun ücretini ödüyor ve ücretini ödediği kişiye kendisini denetletiyor. Bu şekilde sağlıklı bir denetim olmuyor. Biz depreme dayanıklı güvenli yapılar üretmiyoruz” dedi.

 Öner Levent (stajyer)  - 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından, konutların depreme dayanıklılığı hala gündemde. İMO Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, konutların deprem performansının değerlendirilmesi yönelik açıklamalarda bulundu.    Akdoğan, yüksek şiddetli depremlerde büyük can kayıplarına neden olan en önemli faktörlerin başında riskli binaların bulunduğunu belirtti. Antalya’da ise depreme dayanıklı yapıların çok az olduğunu vurgulayan Akdoğan, “Özellikle 2000 yılından önce yapılmış yapılarda yapı denetimi yok. Hatta 2018 yılına kadar da böyle ağır aksak giden bir sistem içerisindeyiz. Müteahhit bir yapı denetimle anlaşıyor onun ücretini ödüyor ücretini ödediği kişiye kendisini denetliyor. Bu şekilde sağlıklı bir denetim olmuyor. 2018 yılına kadar yapılmış yapılarda doğru bir denetim olmadığı için maalesef biz depreme güvenli yapılar ürettiğimizi söyleyemeyiz” dedi.   KAROT TESTİ BİNAYA ZARAR VERİR Mİ? Binalara deprem dayanıklılık testi yaptırmak için Karot alımının riskli olduğu tartışmasıyla ilgili konuşan Akdoğan, “Türkiye deprem yönetmenliğinin 15. Maddesine göre binaların deprem performansının değerlendirilmesi için bu yapılardan Karot alınması gerekiyor. Karot alırsanız binaya zarar verir gibi söylemler oldu. Bu söylemlerin tamamı geçersizdir. Karot yapının belli bir bölümünden 10-15 cm arasında derinliği değişen bir parça alınıyor ve yerine daha dayanıklı genleşen malzeme ile dolduruluyor. Yapıdan Karot almanız; Hastaneye gidip tahlilleriniz için bir tüp kan vermenizle eşdeğerdir. Yani siz hastaneye gittiğinizde bir tüp kan verdiğinizde vücudunuz ne kadar zarar görüyorsa Karot alındığında da ancak o kadar binanıza zarar vermiş olursunuz” ifadelerini kullandı.   Türkiye’deki deprem yönetmeliklerine dair açıklamalarda bulunan Akdoğan, şöyle devam etti: “Bizim yönetmeliklerimiz 1940 yılından itibaren gelişiyor, depremlerle yeni tecrübeler ediniyoruz. Bu doğrultuda 1940 yılından itibaren belli periyotlarla sistemler değişmiş. İlk gerçek anlamda yönetmelik 1975’te oluşturuluyor. Daha sonra 1998’de sonra 2007’de ve en sonda 2018’de deprem yönetmenliği değişiyor. 1975 yılında yapılmış yapı gerçekten mühendislik hizmeti almışsa, yapının tüm kontrolleri yapılmışsa, yapı korozyondan korunmuşsa, su alması engellenmişse ya da yapıda tadilat yapılırken yapıya zarar verilmemişse bu yapılar için depreme güvensiz diyemeyiz.” Öner LEVENT