Elif Esen: “Türk pasaportu taşıyan İsrailli asker olamaz”

DEVA Partili Elif Esen, Gazze’ye insani yardım filosuna yönelik İsrail saldırısını Meclis’te sert sözlerle kınadı. Esen, savaş suçu işleyen İsraillilerin Türk pasaportu taşımasının kabul edilemez olduğunu söyledi. “Çifte vatandaşlık zırhına sığınan Siyonistler derhal vatandaşlıktan çıkarılmalı” çağrısında bulundu.

  DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Elif Esen, Gazze’ye insani yardım taşıyan Özgürlük Filosuna ve Vicdan Gemisine yönelik saldırıyı TBMM’de “uluslararası hukukun ve insanlığın en ağır ihlali” olarak nitelendirdi. Esen, Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada olayın hem insani hem de hukuki boyutunu vurguladı. Saldırının uluslararası sularda gerçekleştiğini ve yardım misyonlarını hedef aldığını belirtti. Türk pasaportuyla savaş suçu işleyenlerin çifte vatandaşlık zırhına sığınmaması gerektiğini söyledi. Esen, SUMUD ve Vicdan filosunun saldırıya uğradığını, bunun sadece malzemeye değil insanlık onuruna yönelik bir darbe olduğunu kaydetti. “O gemilerde taşınan malzeme kadar insan vicdanı da vurulmuştur” ifadelerini kullandı. Özgürlük filosunun Gazze’ye umut olmak için yola çıktığını, bu umutların ağır şekilde zedelendiğini belirtti. Saldırının haydutça ve vicdansızca olduğunu söyleyerek tepki gösterdi. İŞKENCE İDDİALARI VAR Meclis kürsüsünde SUMUD filosuna katılan yurttaşların ifadelerine de dikkat çeken Esen, “Türkçe konuşanların elinden işkence gören Türk vatandaşları” iddialarını hatırlattı. Esen, “Türk pasaportuyla Gazzeli çocukları katleden İsrailliler” iddiasını gündeme getirerek konuya müdahale çağrısı yaptı. Bu kişilerin çifte vatandaşlık zırhına sığınarak Türkiye’de pasaport taşıyamayacağını belirtti. Konunun bekletilmeden Meclis gündemine alınmasını talep etti ve 7 Ekim’den beri uyarıda bulunduklarını hatırlattı. HESABI SORULMALI Esen, saldırının hem insan hakları hem de uluslararası hukuk açısından hesabının sorulması gerektiğini vurguladı. Bebeklerin, sivillerin hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu belirterek İsrail’e hesap çağrısı yaptı. Gözaltında tutulan üç milletvekilinin derhal sağlıkla serbest bırakılmasını diledi. “İnsani yardımın önüne kurşun konulamaz — bu Meclis, hukukun ve insanlığın yanında olmalıdır” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.