Jeoloji Mühendisleri Odası’ndan uyarı: “Afetlerin sonrasına değil, öncesine yatırım yapmalıyız”

Gündem 13.10.2025 - 12:22
 

Jeoloji Mühendisleri Odası’ndan uyarı: “Afetlerin sonrasına değil, öncesine yatırım yapmalıyız”

Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, “Afetlerin sonrasına değil, öncesine yatırım yapmalıyız” çağrısında bulundu. Karancı, Türkiye’nin afetlere karşı hâlâ hazırlıksız olduğunu belirterek Afet Risk Azaltma Fonu’nun etkin kullanılmasını istedi. Antalya’da mikrobölgeleme ve risk haritalarının tamamlanması gerektiğini vurguladı.
Birleşmiş Milletler’in 13 Ekim’i “Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü” ilan ettiğini hatırlatan Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, bu yılın temasının “Afetlere değil, dirençliliğe yatırım yap!” olduğunu söyledi. Karancı, “Dünya artık afetlerle değil, afetlerin ekonomik ve ekolojik bedeliyle yüzleşiyor” dedi. 2025 Afet Risklerini Azaltma Küresel Raporu’na göre afetlerin toplam maliyetinin 2,3 trilyon doları bulduğunu belirtti. AFET KAYIPLARI ARTTI Başkan Karancı, Türkiye’nin jeolojik yapısı ve yanlış yerleşim politikaları nedeniyle adeta bir “afet ülkesi” haline geldiğini vurguladı. “Yıllardır afet kayıplarımız milli gelirin yüzde 3’ü düzeyindeydi, ancak 6 Şubat depremleri ve ardından gelen kuraklık, sel, yangın gibi olaylarla bu oran daha da arttı” dedi. Sadece Kahramanmaraş merkezli depremlerde 150 milyar doların üzerinde ekonomik kayıp yaşandığını hatırlattı. İMAR FONUNU HATIRLATTI Afet sonrası harcamalara odaklanmanın yanlış olduğunu belirten Karancı, “Ne yazık ki ülkemizde hâlâ afetleri önlemek yerine yaraları sarmaya bütçe ayrılıyor” dedi. Afet Yeniden İmar Fonu’nun etkin kullanılmadığını ifade eden Karancı, bu fonun bina yapımına değil, risk azaltmaya ve güvenli şehirlerin kurulmasına yönlendirilmesi gerektiğini söyledi. Mustafa Karancı çözüm önerilerini şöyle sıraladı: Diri fay araştırmaları, heyelan, çökme, kaya düşmesi ve yeraltı suyu riski gibi jeolojik kökenli afetler için özel bütçe ayrılmalıdır. Afet Risk Azaltma Fonu hızla işler hale getirilmelidir. Antalya’da, özellikle batı ilçelerimiz başta olmak üzere tüm yerleşim alanlarında mikrobölgeleme ve risk haritaları tamamlanmalıdır. Kamu ve özel sektör yatırımları, “risk bilinciyle” planlanmalıdır. ANTALYA HASSAS BİR BÖLGE Antalya’nın afet riskleri açısından Türkiye’nin en hassas bölgelerinden biri olduğunu vurgulayan Karancı, “Orman yangınları, sel riski, diri fay hatlarına yakın yerleşimler ve zayıf zeminli yapı stoğu ciddi tehdit oluşturuyor” dedi. Antalya’da mikrobölgeleme ve risk haritalarının tamamlanması, özel bütçelerle jeolojik afet çalışmalarının desteklenmesi çağrısında bulundu. “Yönümüzü bilime, planlamaya ve dayanıklılığa çevirmeliyiz” ifadelerini kullandı.    
Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, “Afetlerin sonrasına değil, öncesine yatırım yapmalıyız” çağrısında bulundu. Karancı, Türkiye’nin afetlere karşı hâlâ hazırlıksız olduğunu belirterek Afet Risk Azaltma Fonu’nun etkin kullanılmasını istedi. Antalya’da mikrobölgeleme ve risk haritalarının tamamlanması gerektiğini vurguladı.

Birleşmiş Milletler’in 13 Ekim’i “Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü” ilan ettiğini hatırlatan Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, bu yılın temasının “Afetlere değil, dirençliliğe yatırım yap!” olduğunu söyledi. Karancı, “Dünya artık afetlerle değil, afetlerin ekonomik ve ekolojik bedeliyle yüzleşiyor” dedi. 2025 Afet Risklerini Azaltma Küresel Raporu’na göre afetlerin toplam maliyetinin 2,3 trilyon doları bulduğunu belirtti.

AFET KAYIPLARI ARTTI

Başkan Karancı, Türkiye’nin jeolojik yapısı ve yanlış yerleşim politikaları nedeniyle adeta bir “afet ülkesi” haline geldiğini vurguladı. “Yıllardır afet kayıplarımız milli gelirin yüzde 3’ü düzeyindeydi, ancak 6 Şubat depremleri ve ardından gelen kuraklık, sel, yangın gibi olaylarla bu oran daha da arttı” dedi. Sadece Kahramanmaraş merkezli depremlerde 150 milyar doların üzerinde ekonomik kayıp yaşandığını hatırlattı.

İMAR FONUNU HATIRLATTI

Afet sonrası harcamalara odaklanmanın yanlış olduğunu belirten Karancı, “Ne yazık ki ülkemizde hâlâ afetleri önlemek yerine yaraları sarmaya bütçe ayrılıyor” dedi. Afet Yeniden İmar Fonu’nun etkin kullanılmadığını ifade eden Karancı, bu fonun bina yapımına değil, risk azaltmaya ve güvenli şehirlerin kurulmasına yönlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Mustafa Karancı çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

  • Diri fay araştırmaları, heyelan, çökme, kaya düşmesi ve yeraltı suyu riski gibi jeolojik kökenli afetler için özel bütçe ayrılmalıdır.
  • Afet Risk Azaltma Fonu hızla işler hale getirilmelidir.
  • Antalya’da, özellikle batı ilçelerimiz başta olmak üzere tüm yerleşim alanlarında mikrobölgeleme ve risk haritaları tamamlanmalıdır.
  • Kamu ve özel sektör yatırımları, “risk bilinciyle” planlanmalıdır.

ANTALYA HASSAS BİR BÖLGE

Antalya’nın afet riskleri açısından Türkiye’nin en hassas bölgelerinden biri olduğunu vurgulayan Karancı, “Orman yangınları, sel riski, diri fay hatlarına yakın yerleşimler ve zayıf zeminli yapı stoğu ciddi tehdit oluşturuyor” dedi. Antalya’da mikrobölgeleme ve risk haritalarının tamamlanması, özel bütçelerle jeolojik afet çalışmalarının desteklenmesi çağrısında bulundu. “Yönümüzü bilime, planlamaya ve dayanıklılığa çevirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.