Sadık Acar: Enflasyon gerçeği gizlenemiyor: Çalışanın ve emeklinin kaybı büyüyor

Ekonomi 03.12.2025 - 16:04, Güncelleme: 03.12.2025 - 16:04
 

Sadık Acar: Enflasyon gerçeği gizlenemiyor: Çalışanın ve emeklinin kaybı büyüyor

Kasım enflasyonuna dair farklı kurumların açıkladığı rakamlar arasındaki ciddi fark, toplumun gerçek yaşam maliyetini yansıtan güvenilir bir ölçüm ihtiyacını yeniden gündeme taşıdı. Sadık Acar’ın değerlendirmeleri, hem çalışanların hem emeklilerin hızla artan geçim baskısı altında ezildiğini gösteriyor. Ekonomik verilerin hedeflerden sürekli sapması ise toplumda güvensizliği derinleştiriyor.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Antalya İl Başkanı Sadık Acar, kasım ayı enflasyon verilerinin toplumun alım gücündeki dramatik kaybı bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. TÜİK’in yüzde 0,87, İTO’nun yüzde 1,19, ENAG’ın ise yüzde 2,13 açıkladığı enflasyonun hayat pahalılığını gizleyemediğini belirtti. Acar, yıllık enflasyonun tüm kurumlarda yüksek seyrettiğini ancak TÜİK’in verilerinin çarşı ve pazardaki gerçek tabloyla örtüşmediğini ifade etti. Açlık sınırının 30 bin liraya dayanmasının, yoksulluğun ise 93 bin lirayı aşmasının vahim bir tabloya işaret ettiğini dile getirdi. HEDEF VE TAHMİNLERDE SAPMA Acar, Merkez Bankası ve iktidarın enflasyon tahminlerinin sürekli revize edilmesinin ekonomiye olan güveni sarstığını söyledi. Merkez Bankası’nın 2025 hedefini üç kez yukarı yönlü değiştirmesine rağmen hâlâ gerçekçi bir projeksiyon ortaya koyamadığını belirtti. İktidarın açıkladığı OVP hedeflerinin de kısa sürede geçersiz kaldığını vurguladı. “Bu kadar çok yanılgının olduğu yerde hedefler değil, sadece güvensizlik büyür” dedi. ARALIK AYI BELİRLEYİCİ OLACAK Merkez Bankası’nın yıl sonu için yüzde 31-33 arası enflasyon tahmini yaptığını hatırlatan Acar, bu tahminlerin tutabilmesi için aralık ayı artışlarının olağan dışı düşük kalması gerektiğini söyledi. “TÜİK aralık ayında enflasyonu düştü bile açıklayabilir” diyerek manipülasyon riskine dikkat çekti. 2026 hedefinin de yüzde 16’da tutulmasının ekonomik gerçeklikle bağdaşmadığını ifade etti. Bu hedeflerin asgari ücret ve memur zamlarında referans alınmasının büyük adaletsizlik yarattığını ekledi. ÇALIŞAN VE EMEKLİLERİN KAYBI BÜYÜYOR Acar, emeklilerin ve kamu çalışanlarının enflasyon karşısında hızla eridiğini belirtti. İşçi ve Bağ-Kur emeklilerinin şimdiden yüzde 11’i aşkın enflasyon alacağı biriktiğini söyledi. Memurların ağustos ve eylüldeki erime nedeniyle yüzde 5,9 fark alacaklısı olduğunu vurguladı. “Kâğıt üzerinde enflasyon kadar zam yapılıyor ama TÜİK’in enflasyonu gerçeği yansıtmadığı için herkes kaybediyor” dedi. ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ AYLIĞINDA ERİME Acar, asgari ücretin alım gücünün son 11 ayda 6 bin liradan fazla gerilediğini belirtti. Bugünkü 22 bin liralık ücretin, geçen yılki 15 bin liranın alım gücüne denk geldiğini söyledi. En düşük emekli aylığında da sadece beş ayda 1.891 liralık kayıp yaşandığını ifade etti. “Gerçek enflasyon çok daha yüksek; gıda fiyatları tarlada artarken TÜİK masada düşmüş gösteriyor” diyerek kurumun rakamlarına tepki gösterdi. KAMUDA DERİNLEŞEN ADALETSİZLİK Acar, kamu çalışanları açlık sınırının altında yaşarken yüksek bürokratlara seyyanen yapılacak düzenlemenin vicdanları yaraladığını söyledi. TÜİK yöneticilerinin de bu ayrıcalıktan faydalanacak olmasının toplumda adalet duygusunu zayıflattığını belirtti. “4 milyon kamu emekçisi ve milyonlarca emekli hayat mücadelesi verirken üst düzey yöneticilere ayrıcalık dağıtmak kabul edilemez” dedi. Ücret adaletsizliğinin derinleştiğini, iktidarın gerçek ekonomik tabloyu perdelemeye çalıştığını kaydetti.  
Kasım enflasyonuna dair farklı kurumların açıkladığı rakamlar arasındaki ciddi fark, toplumun gerçek yaşam maliyetini yansıtan güvenilir bir ölçüm ihtiyacını yeniden gündeme taşıdı. Sadık Acar’ın değerlendirmeleri, hem çalışanların hem emeklilerin hızla artan geçim baskısı altında ezildiğini gösteriyor. Ekonomik verilerin hedeflerden sürekli sapması ise toplumda güvensizliği derinleştiriyor.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Antalya İl Başkanı Sadık Acar, kasım ayı enflasyon verilerinin toplumun alım gücündeki dramatik kaybı bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi. TÜİK’in yüzde 0,87, İTO’nun yüzde 1,19, ENAG’ın ise yüzde 2,13 açıkladığı enflasyonun hayat pahalılığını gizleyemediğini belirtti. Acar, yıllık enflasyonun tüm kurumlarda yüksek seyrettiğini ancak TÜİK’in verilerinin çarşı ve pazardaki gerçek tabloyla örtüşmediğini ifade etti. Açlık sınırının 30 bin liraya dayanmasının, yoksulluğun ise 93 bin lirayı aşmasının vahim bir tabloya işaret ettiğini dile getirdi.

HEDEF VE TAHMİNLERDE SAPMA
Acar, Merkez Bankası ve iktidarın enflasyon tahminlerinin sürekli revize edilmesinin ekonomiye olan güveni sarstığını söyledi. Merkez Bankası’nın 2025 hedefini üç kez yukarı yönlü değiştirmesine rağmen hâlâ gerçekçi bir projeksiyon ortaya koyamadığını belirtti. İktidarın açıkladığı OVP hedeflerinin de kısa sürede geçersiz kaldığını vurguladı. “Bu kadar çok yanılgının olduğu yerde hedefler değil, sadece güvensizlik büyür” dedi.

ARALIK AYI BELİRLEYİCİ OLACAK
Merkez Bankası’nın yıl sonu için yüzde 31-33 arası enflasyon tahmini yaptığını hatırlatan Acar, bu tahminlerin tutabilmesi için aralık ayı artışlarının olağan dışı düşük kalması gerektiğini söyledi. “TÜİK aralık ayında enflasyonu düştü bile açıklayabilir” diyerek manipülasyon riskine dikkat çekti. 2026 hedefinin de yüzde 16’da tutulmasının ekonomik gerçeklikle bağdaşmadığını ifade etti. Bu hedeflerin asgari ücret ve memur zamlarında referans alınmasının büyük adaletsizlik yarattığını ekledi.

ÇALIŞAN VE EMEKLİLERİN KAYBI BÜYÜYOR
Acar, emeklilerin ve kamu çalışanlarının enflasyon karşısında hızla eridiğini belirtti. İşçi ve Bağ-Kur emeklilerinin şimdiden yüzde 11’i aşkın enflasyon alacağı biriktiğini söyledi. Memurların ağustos ve eylüldeki erime nedeniyle yüzde 5,9 fark alacaklısı olduğunu vurguladı. “Kâğıt üzerinde enflasyon kadar zam yapılıyor ama TÜİK’in enflasyonu gerçeği yansıtmadığı için herkes kaybediyor” dedi.

ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ AYLIĞINDA ERİME
Acar, asgari ücretin alım gücünün son 11 ayda 6 bin liradan fazla gerilediğini belirtti. Bugünkü 22 bin liralık ücretin, geçen yılki 15 bin liranın alım gücüne denk geldiğini söyledi. En düşük emekli aylığında da sadece beş ayda 1.891 liralık kayıp yaşandığını ifade etti. “Gerçek enflasyon çok daha yüksek; gıda fiyatları tarlada artarken TÜİK masada düşmüş gösteriyor” diyerek kurumun rakamlarına tepki gösterdi.

KAMUDA DERİNLEŞEN ADALETSİZLİK
Acar, kamu çalışanları açlık sınırının altında yaşarken yüksek bürokratlara seyyanen yapılacak düzenlemenin vicdanları yaraladığını söyledi. TÜİK yöneticilerinin de bu ayrıcalıktan faydalanacak olmasının toplumda adalet duygusunu zayıflattığını belirtti. “4 milyon kamu emekçisi ve milyonlarca emekli hayat mücadelesi verirken üst düzey yöneticilere ayrıcalık dağıtmak kabul edilemez” dedi. Ücret adaletsizliğinin derinleştiğini, iktidarın gerçek ekonomik tabloyu perdelemeye çalıştığını kaydetti.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.