“Üretici ağlıyor, tüketici yanıyor: Çözüm birlikte üretimde”

Anahtar Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Çalışkan, hal yasası tartışmalarına dair dikkat çekici açıklamalarda bulunarak, kamuoyunun beklentileri üzerinden değerlendirdi.

Anahtar Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Çalışkan, gıda fiyatlarındaki artışa ve hal yasası tartışmalarına dikkat çekti. "Vatandaş, tarladan sofraya uzanan zincirde fiyatın neden katlandığını sorguluyor" diyen Çalışkan, çözümün yalnızca hal yasasında değil, üretim modelinde olduğunu savundu. Gıda fiyatları Türkiye gündemindeki yerini korurken, Anahtar Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Çalışkan'dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Hal yasasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Çalışkan, yasa değişikliklerinin sadece meyve ve sebze fiyatlarında sınırlı etkisi olacağını belirtti. "TARLADAN PAZARA FİYAT KATLANIYOR"  Tarım ürünlerinin pazara ulaşana kadar ciddi fiyat artışlarına uğradığını söyleyen Çalışkan, “Vatandaşlarımız, tarla ile pazar ya da market fiyatı arasındaki uçurumun kapanmasını bekliyor. Meyve ve sebze; üreticiden çıkar, şehir hallerinden geçer, pazara ve markete ulaşır. Bu süreçte fiyat her adımda katlanır” ifadelerini kullandı. HAL DIŞINDAKİ ÜRÜNLER DAHA KRİTİK  Hal kapsamı dışında kalan ürünlere de dikkat çeken Çalışkan, “Buğday, arpa, mısır, ayçiçeği, süt, peynir, tereyağı gibi birçok temel gıda hal sistemine dahil değil. Peki bu ürünler üreticiden tüketiciye nasıl ulaşıyor? Çiftçi kaça satıyor, biz kaça yiyoruz, biliyor muyuz?” diye sordu. Çarpıcı örnekler de paylaşan Çalışkan, “Çiftçiden 13 TL’ye alınan süt, sanayide 17,15 TL’ye işleniyor. 220 TL’ye satılması gereken peynir, rafta 300 TL’ye çıkıyor. 95 TL olması gereken kültür peynir ise 160 TL’ye tüketiciye sunuluyor” dedi. "SADECE HAL YASASI YETERSİZ"  Hal yasasının fiyatları sınırlı ölçüde etkileyebileceğini belirten Çalışkan, “Hal yasası tüketici lehine düzenlense bile sadece meyve ve sebze fiyatlarını etkileyebilir. Ancak süt, buğday, ayçiçeği, mısır gibi ürünlerdeki fiyat farkları devam eder” diye konuştu. Bu ürünlerin fiyatlarının çoğunlukla ürün borsalarında belirlendiğini ifade eden Çalışkan, “Stokçuluk, spekülasyon, döviz hareketleri ya da ithalat politikaları gerekçe gösterilerek fiyatlar şişiriliyor. Çiftçi zarar ederken aracı ve sanayici kat kat kazanıyor” dedi. Sorunun köklü çözümü için üretim modelinin değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan Çalışkan, “Sadece hal yasasına bel bağlamak yetmez. Devlet, kooperatifler aracılığıyla üreticiyle ortak olmalı. Kooperatifler, merkez birlik çatısı altında fiyatları denetlemeli. Böylece tüketici de çiftçi de kazanır” önerisinde bulundu. VERİMLİLİK, SAĞLIK VE KALİTE VURGUSU  “Birlikte Üretim Modeli”nin faydalarını da sıralayan Çalışkan, üretimde planlama, AR-GE ve verimliliğin önemine dikkat çekti: “Bu modelle maliyetler düşer, kalite artar. Zararlı tarım ilaçları azalır, çocuklarımız sağlıklı beslenir. Devlet, çiftçiye tarımsal girdileri sunmalı; çiftçi borcunu mahsulüyle ödeyebilmeli. Böylece bankacıya, tefeciye, aracıya bağımlılık sona erer” dedi.